Ne Trende Yer Var Ne De Uçakta
Film güzel bir yaprağın üstüne konmuş bir kelebeğin yakın çekimiyle başlıyor. Alıcı geri gidince, güzel, aydınlık bir bahçe görüyoruz. Alıcı daha da geri gidip evin içine girince geziye çıkan bir adamın hazırlanışını görüyoruz. Her şey çok güzel, yerli yerinde. Ama kahramanımız elinde bavul ve paketlerle sokağa çıkınca bir şeylerin aksadığını anlıyoruz: bir adam kızlara sözle sataşıyor, sahipli iki köpek dalaşıyor, bir kız bir dükkândan bir şeyler çalıyor. Biraz sonra kahramanımızla birlikte alıcı, İstasyon Meydanı’ndaki Merkez Kafe’ye giriyor. Artık bütün film boyunca alıcı bu uzamdan dışarı çıkmayacak, dışarısı, sokak, ancak pencereden görülecektir. Bu kahvede birbirlerine karşı kayıtsız, sevgisiz, yaşamda pek de başarılı olamayan, kendi küçük, yapay dünyalarında yaşayan insanların dramlarını, hoşgörüyle, gülümseyerek izliyoruz. Aydınlık bir bahçede başlayan film, gözleri yaşlı bir kadının baş çekimiyle, sonra da alıcının yana kaymasıyla boş bir duvar görüntüsüyle bitiyor. Oğuz Onaran
'
1999
Hans Heesen
Jos Stelling
Goert Giltaij
Bert Rijkelijkhuizen
Dirk van Dijck
Nicola Piovani
Büyük Ödül St. Petersburg
6. Gezici Festival
AVRUPA AVRUPA