Bölünürsek Düşeriz

Bölünürsek Düşeriz, bir çiftin II. Dünya Savaşı sırasında Alman işgali altındaki Çekoslovakya’da geçen yaşamlarını anlatır. Yahudi bır sanayicinin oğlu olan David Wiener’I evlerinde saklamak ya da sokağa ölüme göndermek arasında bir seçim yapmak zorunda kalan Josef ve Marie, ölümü göze alarak onu evlerine alırlar önceleri isteksiz olsalar da daha sonra ortaya çıkan her sorunu çözmeyi başarırlar. Onların öyküsü soykırım fonu üzerınde gelişen, kimi zaman mizahla karışan bir aile dramıdır. Direniş ve düşmanla işbirliği konularını işleyen, Oscar adayı olmuş bu çarpıcı ve deli dolu komedi 1960’larda Çek Sineması’nda bir gelenek haline gelen absürd hümanizm akımının yeni bir örneğidir. Film savaşa psikolojık açıdan yaklaşıyor. Çekoslovakya’nın Nazilerce işgalinden sonra insanların yüz yüze geldikleri terörü, yapmak zorunda kaldıkları zor seçimleri ve karşılaştıkları ahlaksal ikilemleri anlatırken, bu zor dönemi atlatmak için geliştirdikleri olağanüstü mizah duygusuna parmak basıyor. Kimse gerçek anlamda iyi ya da kötü veya kahraman ya da korkak değil. Filmdeki her karakter içinde bulunduğu koşullara elinden geldiğince uyum sağlamaya çalışıp, baskının, güvensizliğin ve ölüm tehlikesinin sürdüğü bir ortamda kendine göre dürüst kalma savaşımı veriyor. Dünya tarihinin bu karanlık döneminin asla unutulmaması gerektiği konusunda güçlü bir uyarı.