Bana Hayal Kurduğumu Söyle

Claude Mouriéras üçüncü filminde “problem çocuk” sahibi bir ailenin karmaşık gerçekliğini ele alıyor. Mouriéras kurmaca ile belgesel arasındaki çizgiyi silip atan bir ustalığa sahip. Fransız Alpleri’nin Haute Savoie bölgesinde, dağların görkemi ve doğanın tehdit edici kuşatıcılığının fonunda çekilen filmde profesyonel oyuncuların yanı sıra yörenin yerlisi amatör oyuncuların da rol alması öyküye gerçekçilik ve samimiyet katıyor. “Farklılık hakkında bir film yapmak istedim, Julien ve annesinin düşüncelerini belirleyecek sorularla işe başladım: Uyum sağlamayan bir çocuk ne kadar kabullenilebilir? Böyle bir farklılıkla yaşamak nasıl bir duygudur?” Şimdi 20 yaşında olan “akılsız” Julien doğduğunda, annesi Jeanne’a oğlunun zihinsel yönden sakat olduğu ve kabul edilen toplumsal standartlar açısından asla “normal” olamayacağı söylenmiştir. Ama anne buna inanmayı reddeder, yıllarca oğlunun güzel olduğu inancına sadık kalır -ailenin diğer üyeleri ve komşular oğlanın tuhaf davranışlarının bir trajediye yol açabileceğine inansalar da. 15 yaşındaki kız kardeşi Marion, Julien’i savunurken 17 yaşındaki erkek kardeşi Yannick onun bir bakım evine yollanmasına taraftardır. Aile, sorunların halledilmesi için terapi seanslarını kabul ettiğinde, aile bireylerinin doğasında bulunan mizah duygusu bir kara komediye dönüşür. Baba Luc, uzun süredir saklanan aile sırrını açığa vurma cesaretini gösterir. Mouriéras’ın şaşırtıcı derecede komik filmi duygusallığa kaçmadan izleyiciyi etkileme gücüne sahip.