Tanınmış yönetmen ve senaryo yazarı René Clair, René-Lucien Chomette adıyla 1898 yılında doğdu. Bir süre gazeteci olarak çalıştıktan sonra, Louis Feuillade’ın kimi filmlerinde rol aldığı sırada sinemaya ilgi duyduğunu keşfetti. 1924’te bilimkurgu temalı komik bir yergi olan ilk filmi Uyuyan Paris’i (Paris qui dort) çekerek yönetmen Jacques de Barnocelli’nin yanında çıraklığa başladı. Clair, daha sonraki filmlerinde o dönemde büyük ilgi gören ve bugün birer başyapıt sayılan yapımlar aracılığıyla, ince alay yüklü bir gerçeküstücülüğe duyduğu eğilimi geliştirdi. Bunlar arasında Perde Arası (Ent’racte), Paris Damları Altında (Sous les toits de Paris) ve kısmen Chaplin’in Modern Zamanlar’ından esinlendiği söylenebilecek Özgürlük Bizimdir (À nous la liberté) sayılabilir. Birleşik Krallık’ta, Hayalet Batıya Gider (The Ghost Goes West) adlı bir film yaptıktan sonra ABD’ye yerleşerek yarım düzine kadar önemli film gerçekleştirdi: New Orleans Ateşi (The Flame of New Orleans), Karım Bir Büyücüydü (I Married a Witch). Clair savaş bittikten sonra Fransa’ya döndü ve film yapımcılığı kariyerine orada devam etti ancak bu kez elde ettiği başarı oldukça azdı. İlk Filmi Sükût Altındır (Le Silence est d’or) çok popüler olmuşsa da, bunu izleyen filmleri daha az rağbet gördü. Kariyerindeki bu inişe rağmen, René Clair bugün evrensel olarak Fransız sinema tarihinin en dikkat çekici kişiliklerinden biri sayılır. Zekâsı, imgelemi ve itilimi, Fransız sinemasının 1920’ler ve 30’lardaki öncü rolünü korumasını sağlamıştır. Bu katkının bir göstergesi olarak,1962’de Fransız Akademisi’ne seçilmiştir ve bu ünvana sahip ilk sinemacıdır.